30 Ocak 2011 Pazar

insanlara neler oluyor?

Son zamanlarda surekli olarak haberlerde dogal afetler ve insanlarin isyanlarindan baskaldirilarindan bahsedildigini duyar olduk.Devrimler, hukumetlerin devrilmesi,asiri soguklar ,patlamalar vs. Sanki buyuk bir guc ustuste ve araliksiz butun bunlarin olmasini sagliyor.Baska bir bilince gecmenin nvakti geldiginin isareti gibi butun bu olanlar.Insanlari sevginin birlestirebilecegine inanacak kadar utopik degilim belki ama yine de sevgi iyilestirir, guclendirir inancindayim.Kendimizde barindirdigimiz enerjinin ve gucun farkinda olsak dunyayi bu hale getirebilgimizi daha net ve kolay gorebilirdik.
Tunus,Misir,Belcika,Rusya,ABD gibi baska baska ulkelerde gerek afetsel gerek hukumetten ve ofkeden sebeple olaylar yasandi.Haberleri izledikce icim karardi.Dunya hala yasanabilir ve guzel bir yer ama bunu fark edebilmek icin icimizdeki guzelligi kaybetmemek lazim.Bu kadar icim kararmisken ,sizlerle de paylasiyim istedim.Haberlerle ilgili detaylari gerek tv gerekse internetten hepimiz aliyoruz ama hala bazi seylerin farkina varamiyoruz.Demek ki bu da yasamamiz ve tarihe taniklik etmemiz gereken bir durum.

25 Ocak 2011 Salı

?neden

2 gündür 2 kere yazdım ve herşey puuffff uçtu gitti. :( blog yazmamı istemeyen güçler mi var?ne kadar güzel içimi dökmüş rahatlamıştım oysa.şimdi bunu en azından yayınlıyım devamında bakalım neler gelecek?


15 Ocak 2011 Cumartesi

modern







modern,sade ama kullanışlı bir ev.ferah ve huzur verici ortamı,ahşap ve taşın birarada verdiği dinginlik hissi bu evi paylaşmamın sebebi.İstanbul içi mümkün olmasa da ,Ömerli veya Kilyos taraflarında herkesten uzak bir ev yaparsam ,böyle yapacağım.:)

renk cümbüşü





içinizde durdurulamaz bir enerji varsa,bu evler açığa çıkartmak için birebir.pop art tarzda döşenmiş bu evler kıpır kıpır enerji saçıyor.iddialı bir stil olsa da ,eğlenceli.mutfakta kullanılan lila ile mavi arası değişik renkte çok hoş,koltukların arkasında yapılmış tütüler şahane.çarpıcı bir stilim olsun diyorsanız size göre.

yıldızlar her yerde




şu kristal taş modasını kim çıkardıysa uzun zamandır şaşaa sevenleri eminim tatmin etmiştir.normalde pullu,taşlı çok sevmesem de ayakkabı tabanındaki detay beni benden aldı.tam bana göre, ama 38 i değil,37 si. :) kesesine ve havasına güvenenler için ,buyrun... veya buyrunn :)


prenses misiniz?







bazı ciltler hassastır,su değse açılır şişer vs.kimyasallara hiç değemez.kendimden biliyorum değil sabun,deterjan bazı parfümleri bile sıktıgımda ,ellerimde kaşıntı olur.''princess skin disease''olarak geçen hassas ciltlerde olan bir alerjik durum.bu sebepten eldivenler kurtarıcım.bulaşık yıkamayı,stil katarak şahane bir hale sokacak olan bu eldivenler şahane değiller mi?aynısı olmasa bile ,benzer ve farklı motifli olanlarını Mudo'da görmüştüm.

13 Ocak 2011 Perşembe

unutulmuş bir ada...


Bugünlerde gündemde EyvahEyvah2!.İlkinde olduğu gibi vizyona girdiği ilk günlerde izledim.Ege insanının sıcaklığını,samimiyetini bilenler için sıcacık bir film,alıp bizi götüren,orda olsaydım dedirten.Ekip zaten çok güzel ,e böyle olunca da kötü birşey çıkmıyor tabi.Zorlanmadan ve bence gişe kaygısı olmadan izleyicisiyle bağ kuran bir film.İlk filmde olduğu gibi kısa da olsa Bozcaada'da geçen sahneleri var.Ama bir sahnesi var ki... :(

Çocukluğumun ve ergen zamanlarımın çoğunu Bozcaada'da yaşamış biri olarak beni ve eminim Bozcaadayı ve Salhaneyi bilenleri etkilemiş olan Salhane görüntüsü.Sevgili Ata Demirer'in de o sahneyi oraya yerleştirmesi tesadüf değildir.Sanırım son 3 yıldır (belki daha fazla) kendi haline terkedilmiş,ve gidemediğim zamanlarda arkadaşlardan öğrendiğim kadarıyla çürümeye terkedilmiş bir yer.Bir yer demek belki haksızlık.Ne ayrılıklara,ne aşklara,ne kavgalara,ne dertlere ortak olmuştur kim bilir Salhane.Tatsız durumlar yüzünden kapısına mühür vurulduğu günden bu yana yanlız bıraktık onu.Başka yer yoktu,olsa bile Salhaneye alternatif olamıyordu.Bir nevi eğlencenin kalbi oradaydı.Şimdi olsa belki yine eski tadını vermeyecektir,belki o zamanlar daha güzel gelmiştir bize ama yine de çok güzeldi.

Bozcaada aşkımın şu günlerde yeniden ortaya çıkması belki de o sahnedir.O zaman adayı seven,Sevgili Feridun Düzağaçtan gelsin ; BUYRUN ....

10 Ocak 2011 Pazartesi

mini mini...

mini marshmallowlar ...♥

soğuk günlerde baktıkça içim ısınsın ,şenleneyim diye paylaşıyorum.

7 Ocak 2011 Cuma

içindeki çocukla yaşayanlara..



Bazı kadınlar vardır yaşlandıkça daha bir güzelleşir sanki.İmrenilesidir işte o kadınlar.Birçok erkeğe ve kadına göre de Ayşegül Aldinç öyle bir kadındır bence.Son zamanlarda çıkardığı ama benim geç yakaladığım ''O kız'' şarkısı içimde derin bir yerlere baya bir dokunuyor olsa gerek ki neredeyse hergün dinliyorum.Dinledikçe ,aslında kadınların erkeklere inandığı sonra bir kırılma noktası olup erkeklere inanmaktan vazgeçip kendinden başka hiçbirşeye inanmadığı 2 dönem olduğunu düşünüyorum.Çağın kadınlara yüklediği güçlü olma arzusu ,kendine aşırı güvenden yalnız kalan kadınlar,erkekleri korkutan hayata sağlam tutanan kadınlar gibi çeşitli modeller yükledi biz kadınlara.Toplumsal bir dönüşüm yaşadık bir nevi.Kardelenlerimiz oldu,ücra köylerinden çıkıp başarı dolu hikayelere adını yazdıran.Her türlü zorlukla başeden ama içinde kırılgan bir kalp taşıyan tüm kardelenler :) için olsun benden bu şarkı.

6 Ocak 2011 Perşembe

Melek mi çikolata mı?


Yağmurlu bir Nişantaşı günü ufak ama sevimli bir çikolatacı gördük erkek arkadaşımla.Öylesine itinalı ve ince düşünülmüş detaylı çikolatalar vardı ki,çikolata aşkım depreşti.Dönerken alırım diye önünden kalbimi orada bırakarak uzaklaştım ve tabii dönerken yolum başka taraftan oldu,çikolata sevdam ise yalan oldu.Meleklilere ayrı bir ilgi beslediğimi farkeden sevgilim saolsun, dün elinde kalorisi az mutluluğu çok çikolatalarla bana sürpriz yaptı.Mutluluğumu ifade edemediğim kadar lezzetleri de bir o kadar güzel olan çikolatalar tavsiye edilir.Nerede derseniz şöyle buyrun. MARiE ANTOiNETTE CHOCOLAT

Sırada bir çikolatacım daha var Çengelköy Çikolata&Kahve.Ne zaman gitsem kapalı anına denk gelmemden ötürü bir türlü deneme fırsatım olmadı meşhur çikolatalı Türk kahvelerini,en kısa zamanda bir de onu yazarım.Çikolata sevdam biraz dizginlenmiş olur belki.

5 Ocak 2011 Çarşamba

uslanmaz romantiklere...




İnternetten takip ettiğim, içimdeki uslanmaz romantiğe hitap eden ve her koleksiyonuna bakışımda bende Zara Home koleksiyonlarını çağrıştıran bir marka Lisbeth Dahl.Çok sevdiğim bir arkadaşım sayesinde kataloglarını ve ürün detaylarını inceleme fırsatı bulmuştum geçtiğimiz yıllarda.Artık digital ortamda herşey sergilendiğinden dünya daha küçük.Fırsatlar daha büyük tabii yakalayabilirsek.Soğuk Avrupanın içinde aslında sıcak detaylar varmış dedirtiyor bana.İnce bir estetik anlayışa hitap eden ürünleri olan,yüzümü gülümseten bu siteden sizin de haberiniz olsun istedim.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...