24 Temmuz 2011 Pazar

paylaşabilmek...


sanırım sevdiğim herşeyi zor paylaşabilen bir insanım...

zaman zaman üstüme huysuzluk çöker istemediğim halde zorunda kaldığım durumlar içinde olunca.
tamam da nerden çıktı bu çilekli pasta derseniz???
hayatlarımızı paylaşabilmeyi deneyeceksek bu pasta çilek kokusuyla tadı ,kan kırmızısıyla rengi olsun ... ortadan ikiye bölünsün...
günlerden bir gün fotoğraf arşivinden çıkagelsin bu blogda dursun! :)


18 Temmuz 2011 Pazartesi

''provence'' dedikleri

hayatlarımız hızlandıkça eskiye dair duyguları hatırlatan zamanları özler olduk ...sadelikten yana dekorasyonlarda dinlendirmek istedik ruhumuzu.son günlerde hem populer olan hem de yaz olması sebebiyle ''provence'' kelimesini duymuşsunuzdur belki...özellikle dekorasyonda son derece moda bir stil şu aralar...

Provence Güney Fransa'da yer alan bir şehir deyip ansiklopedik bilgilere girmeyeceğim ama google'da arattığınızda görsellere bakarsanız iç açıcı lavanta bahçeleri sizi karşıladığında eminim hoşunuza gidecek detaylara bakacaksınızdır.

dekorasyonda ''provence'' dediğimizde sizi yönlendirebileceğim hoş bir blog adresi var ; burada

beyazların, eskitme ahşabın,şık ferforjelerin, naif çiçek desenlerinin ,Akdeniz esintisi taşıyan hoş objelerin kullanıldığı bir stil.bilenler bilir mutlaka ama bilmeyenler için provence tarzda birşeyler bulmak istiyorum dediklerinde benim aklıma gelen ,gezdiğim ,sevdiğim ,alışveriş yaptığım bazı yerler var... hem kaybetmemek hem paylaşmak adına ;

tekstil türü ürünler için;


English Home hem ucuz hem hoş parçaları bulabileceğiniz adreslerin başında bence

Madame Coco ağırlıklı olarak tekstil ,romantik detaylara bol bol rastlarsınız...açıkçası Cadde'de ki mağazayı uzaktan ilk gördüğümde çikolatacı falan zannetmişti
m,ŞIK!!!

Chakra madem tekstille başladık, doğal dokulu kumaşları ile sadelikten hoşlananlara ...


AllHappyDays renk renk şişeleri kaldı hafızamda...bi de perilerini hatırlıyorum çok güzeldi.henüz internet adresleri yayında değil ama belki sizlerden biri tıkladığında çoktan açılmış olur??bekliyoruz...

nereis online satışlarının olduğunu görmek mutlu etti açıkçası. favorim bu melekli porselen çanak.bir de porselen güzel kuşlar var bayıldım.




internette ufak gezinmelerim sonucu öyle güzel görseller ile karşılaştım ki hangi birini paylaşsam diye düşündüm.ilk paylaştığım daracık çiçekli sokak resmen tablo gibi....sevdiğim bir ada gibi!


bayıldım bayıldım...!!! :)



huzur dolu renkler ve sadelik
sadelikle beraber ferahlık hissi...miss!

bu aralar tavan yapan bisiklet sevdam provence etkisiyle birleşince bu fotoğrafı paylaşmak farz oldu.sepetimde lavantalar yol alsam kırlarda... şimdilik hayaliyle gözlerimi kapıyorum.

17 Temmuz 2011 Pazar

neon









bu sene renkleri cesurca kullanmayı sevenlerin senesi... kıpır kıpır renkli herşey ojeler aksesuarlar çantalar vs.... kullanmayı istediğiniz her alanda parlak renkleri çekinmeden tercih edebilirsiniz.oysa eskiden hatırlıyorum renk skalamızı ne kadar dar tutuyormuşuz.o yüzden bu sene bunu değerlendirme zamanı...


10 Temmuz 2011 Pazar

başucumdan notlar...



sıcaklar sebebiyle gece uyumak bilmeyen sabah uyanmak istemeyen eli kolu işe güce kalkmayan biri oldum bugünlerde. nem oranı yüksekliğinden yapış yapış oluyor insan ne fena :(
başucumdan eksik etmediğim suyum var neyse ki...üstelik O'nun aldığı mini sebilimle sıcak yaz gecelerine meydan okuyoruz.♥

odamın kırmızıya boyalı olduğu günlerde bende baş gösteren uykusuzluk ve huzursuzluklar sonrası -ya da benim kırmızıdan sıkılasım gelmiş bilemicem - duvarlarımı başka renge boyatma hevesi ile renk değiştirmiştim. genelde iki ayrı ucu seçen ben bu sefer daha naif daha dingin bir renk tercih edeceğimi hatta pembe tonu seçeceğimi söyleselerdi inanmazdım...ama oldu odamı Marshall'ın -geçmiş gün net hatırlayamıyacağım- tatlı bir pembesine boyattım sanırım gül lokumu ya da onun tonlarında başka bir renge...içimdeki romantiğin atağa geçtiği şu günlerde daha pembeli çiçekli dekoratif objelere yöneldim...odam huzur dolu rüyalara elverişli hale geldi :) oysa geçmişe bakıyorum hep sert renkler tercih
etmiştim odamda. vazgeçemediğim bir mavi'm vardı bir zamanlar teenager zamanlarında ,hayata daha asi daha dik durduğum zamanlarda çok sert ama çok güzel bir mavi tonu yapmıştım odamı...sonrasında ise kırmızıya geçiş ne tezat di mi?şimdilerde ise o asilikten eser kalmamış halde şeker pembeler... :)

velhasıl kelam; başucumda şu günlerde bu romantikliğin etkisinden olacak,English Home'a uğradığım günlerden birgün hazır odamdaki ıvırzıvırı atmışken yeni ıvırzıvırlara yeraçmış olarak gözüme kestirdiğim bi kaç bi şey aldım...


bi kaç şey derken baktım da fotoğraftaki 5 parçadan 4ü English Home'dan... :) kutu sevdama istinaden ve başucumdaki dağınıklığın önüne geçmek için beni kurtaran kutular, görüntüsünü sevdiğim beyaz ferforje manken ve tutkunu olduğum kuş kafesi ve sevgilimin hediyesi olan güzel ayna (annemin mağazasından) her sabah uyandığımda bana günaydın desin diye başucumda...


***pazar günü yazdığım ama yayınlayamadığım yazı..sıkıcı bir başka Çarşamba için yayınlamış olayım...

6 Temmuz 2011 Çarşamba

yaz havası


yaz çocuğu olmanın verdiği sıcak sevgisinden olsa gerek seviyorum yaz havasını...

ama İstanbul'un nemli havasında çalışmak zorundayken değil tabi :)
sıkıcı bir Çarşamba gününün bu saatlerinde bu postu güzel hayallere dalabilmek adına yazıyorum.
bir Ege kasabasında günü ortalamış olamasam da , güneş tenime parlaklığı vermiş hafiften kızarmış yanaklarımla tatil fotoğraflarımı henüz çekinememiş olsam da , dalgaların sesini dinleyip huzura kavuşamasam da şimdilik hayalini kurmakla avunacağım.ay sonuna saklıyorum iştahımı...kendimi avutuyorum ben şu anda!




cunda

bozcaada-polente feneri


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...